Ziraat’e kredi borcu olan çiftçinin icra çaresizliği! Boğazı düğümlenerek çağrıda bulundu
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Mersin mitingi öncesi Halk TV muhabiri Sibel Mazrek ve Kameraman İsmail Çolakoğlu, zirai don nedeniyle eserleri ziyan gören limon üreticisi Emin Gübür ile görüştü.
Çiftçi Gübür, yaşadığı mağduriyeti ve AKP iktidarının ilgisizliğini boğazı düğümlenerek anlattı.
“BAHÇEMİZ İCRADAN SATILMASIN”
Gübür, “Yani tek dileğimiz yarın tarlamızın, bahçemizin icra yoluyla satılmamasını istiyoruz. Hiç olmazsa devletimizden, borçlarımızın bari ertelenmesini istiyoruz. Bize devlet katkı yapar yapmaz, onu bir şey diyemeyeceğiz. Ama borçlarımızın bari ertelenmesini istiyoruz.” dedi.
Emin Gübür’ün tarlasında ağaçlar kurumuş, yapraklar sararmış, çiçeklenme büsbütün yok olmuş durumda.
Zirai donun tesiriyle yeni dönemde eser alınamayacağını belirten Gübür, şöyle konuştu:
- “Çiçeklenme periyodu soğuk geçti. Ağaçlar yandı, yeni sene mahsul alamayacağız.”
1 MİLYON 300 BİN LİRA BORCU VAR
Üretici, bankalara ve kooperatiflere yüklü ölçüde borcu olduğunu belirtti:
- “Ziraat Bankası’ndan 1 milyon 300 bin lira kredi çektik. Kooperatife gübre, ilaç borçlarımız var. Elektrik borcu da eklenecek. Hiçbirini ödeyemiyoruz.”
“Biz günlük çalışmaya gideceğiz, çoluk çocuğun rızkını sağlamak için. Onun için yani bahçeyi sulayacak paramız yok. Kooperatife borçlandık, gübre, ilaç, limonları kestirdiğimiz, şey personellerin parasını dahi karşılayacak geçen yıldan borçlarımız kalık. Ödeyemiyoruz, çok güç durumdayız. Yardımcı olmalarını istiyoruz.. Bakın ağaçlarının bir tane gözeneklerini daima vurdu. Çiçek vakti olduğu için yeni sene hiçbir mahsul alamayacağız.”GÜNDELİK İŞE GİRMEK ZORUNDA KALDI
Çocuklarının rızkı için günlük işe gitmek zorunda kaldığını söyleyen Gübür, devletten beklentisini şu sözlerle lisana getirdi:
- “En azından borçlarımız bir yıl ertelensin. Bahçeyi sulayacak paramız yok. Ağaçlara bakım yapamayız. Tarlamızın icra yoluyla satılmasını istemiyoruz.”
Limon fiyatlarının büyük kentlerde 90 lirayı bulduğunu hatırlatan Gübür, üreticideki satış fiyatının çok düşük kaldığını söyledi:
- “Limonu kısmında 5 liraya verdik, kesip götürünce 8 liraya sattık. Elimize bir şey geçmedi.”
“BİZ BU ÜLKENİN VATANDAŞI DEĞİL MİYİZ?”
İktidarın başka eserlerle ilgilenip limonu görmezden geldiğini savunan üretici, sitem etti:
- “Çayın, fındığın lafı ediliyor, Malatya’da kayısı konuşuluyor. Lakin limon üreticisinin lafı olmuyor. Devlet kurumlarından kimse gelip de ‘sizi don vurdu mu’ diye bakmadı. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil miyiz?”
Gübür, “Devlet bize bir adım atarsa, biz on adım atarız” diyerek davetini yineledi.
