Halk TV’nin karartılmasına tepki yağıyor: Açıklamalar peş peşe geldi

Türkiye’de halk nezdinde büyük bir karşılığı olan, her gün reyting rekorları kıran Halk TV, 10 gün boyunca ekran karartma ve lisans iptali ile karşı karşıya. Lisans yenileme sürecinde, üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getiren, vaktinde başvurusunu yapan ve ödemesini tamamlayan Halk TV’nin lisansı hala yenilenmedi.

Halk TV idaresi tarafından yapılan onlarca müracaata geri dönüş yapılmazken, birebir günlerde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Halk TV’ye en ağır cezayı kesti. 10 gün karartma cezası kesilen Halk TV’ye ceza tebligatı da jet süratiyle yapıldı.

Yargı tarafından verilen cezaya ait yürütmeyi durdurma kararı verilmediği takdirde, Halk TV ekranları 8 Temmuz Salı günü, saat 24.00’ten itibaren 10 gün boyunca karartılacak.

Halk TV’ye karartma cezası “Toplumu kin ve nefrete tahrik” suçlaması kapsamında verildi, ve bu tıpkı suçlamayla verilen ikinci ceza. Yani Halk TV, şayet önümüzdeki 1 yıl içinde tıpkı husustan bir kere daha ceza alırsa lisansı tümüyle iptal edilecek.

SİYASİLERDEN REAKSİYON YAĞDI

Halk TV’ye verilen ekran karartma cezası ve lisans iptali tehtidi, siyasilerden peş peşe yansılara yol açtı. Halk TV ekranlarına bağlanan politikler, kelam konusu ekran karatma cezasına ait yürütmeyi durdruma kararı verilmesi gerektiğini ifade etti.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ:

Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ, Halk TV’de Ekrem Açıkel’in sunduğu Halk Ana Haber’e bağlanarak, RTÜK tarafından verilen ekran karatma cezasına sert reaksiyon gösterdi.

Düşmanca ceza hukukunun muhalefete karşı en sert biçimde uygulandığı bir periyottan geçtiğimizi belirten Özdağ, ‘Yargı önünde bütün yurttaşlar eşittir’ denilen Anayasa’nın 10. hususunun askıya alındığını vurguladı.

Muhalefete başka hukuk, iktidar yanlılarına farklı hukuk uygulandığını lisana getiren Özdağ’ın açıklaması şöyle:

“Eğer iktidarı destekliyorsanız kanunları çiğneyebilirsiniz, hırpalayabilirsiniz, görmemezlikten gelebilirsiniz ve şayet muhalefetteyseniz en sert halde tekraren size karşı uygulanıyor. İşte bu türlü bir süreçten geçerken Halk TV, iktidarın siyasetlerine karşı muhalif yayın yaptığı için çok uyduruk bir münasebet ile kapatılmak, baskı altına alınmak isteniyor.

Umarım yargı bu 3 gün içinde gerekeni yapar ve yürütmeyi durdurur. Daha evvel Sözcü TV’nin bir yürütmeyi durdurma kararı alması beni bu noktada umutlandırılıyor. Dilerim Halk TV’de bu olumlu kararı çıkartır. Lakin bu noktaya hiç gelinmemesi lazımdı. Zira ortada bir şey yok. Yani yayına davet ettiğiniz bir kişinin, yayında ne konuşacağını zati belirleyemezsiniz. Şayet burada bir cürüm varsa o şahsidir fakat orda da bir kabahat yok. Maddelerin ihlali yok.

“HALK TV’Yİ YOUTUBE ÜZERİNDEN İZLEMEYE DAVET EDİYORUM”

Kaşınınım üstünde gözün var siyaseti ile özgür basının susturulmaya çalışıldığını görüyoruz. Geçmiş olsun diyorum ve şayet olur da bir yasak kararı çıkarsa bütün Türk halkının Halk TV’yi YouTube üzerinden izlemeye davet ediyorum.”

“MİLYONLARIN HABER ALMA HAKKINA DARBEDİR”

CHP Küme Başkanvekili Murat Buyruk:

CHP Küme Başkanvekili Murat Buyruk de Halk TV’ye bağlanarak verilen cezanın, milyonların haber alma hakkında darbe olduğunu lisana getirdi.

Emir, açıklamasında şunları söyledi:

“Bence ileride bu periyot, Nazi propagandasının mimarı Goebbels’in anıldığı biçimde anımsanacak. Şu anda Goebbels hakkında ne söyleniyorsa, nasıl yazılıyorsa, çocuklara nasıl öğretiliyorsa, bugünkü birtakım bireyler de benzeri halde hatırlanacak. Zira RTÜK ve başındaki isimler ne söz özgürlüğüne ne de halkın haber alma hakkına hürmet gösteriyor.

“RTÜK SAVCI VE HÂKİM ROLÜNE BÜRÜNÜP KARAR VERİYOR”

RTÜK, maddelerin kendisine verdiği yetkiyi hukuksuz biçimde ve keyfi olarak kullanıyor. Kimi susturmak istiyorlarsa, bir münasebet uydurup cezalandırıyorlar. İçinde cürüm ögesi bulunmayan yayınlardan bile cürüm üretip, Halk TV üzere muhalif gördükleri kanalları amaç alıyorlar. Son örnekte, 10 günlük karartma cezası verildi. Bu çok ağır bir cezadır ve yürütmenin hemen durdurulması gerekir. Zira ortada bir ceza yargılaması, iddianame yok. Buna karşın RTÜK savcı ve hâkim rolüne bürünüp karar veriyor.

Aslında cezalandırılan yalnızca Halk TV değil, o kanalı izleyen milyonlar. Sayın Cafer Mahiroğlu’nun da dediği üzere, Halk TV susturulduğunda orman yangınlarından yolsuzluklara, adaletsizlikten geçim düşüncesine kadar pek çok gerçek gündem ortadan mı kalkacak? Hayır. Ancak bu gerçekler milyonların gözünden kaçırılmak isteniyor. Halbuki halkın haber alma hakkı vardır, gerçeği bilme hakkı vardır. Basın, demokrasinin dördüncü kuvvetidir ve özgür olmalıdır.

Ama bu cins baskılarla, ağır cezalarla, susturma ve hizaya çekme teşebbüsleriyle karşı karşıyayız. Tıpkı metot Cumhuriyet Halk Partisi’ne karşı da uygulanıyor. Her yerden akın altındayız: Adliyeler, savcılıklar, uydurma iddianameler, iftiralar, aktif pişmanlık sözleri, iptal davaları… İstanbul’dan İzmir’e, Adana’ya kadar sistematik bir baskı uygulanıyor.

Ancak kimse sanmasın ki CHP adaletten kaçıyor ya da korkuyor. Halk TV de korkmuyor. Ancak nasıl ki bir kişi iddianamesiz tutuklanıp özgürlüğü elinden alınıyorsa, Halk TV’nin cezalandırılması da birebir halde milyonların haber alma hakkının gaspıdır. Bu ceza, geri dönüşü olmayan, telafisi imkânsız bir haksızlıktır.

Biz, bu keyfiliğe karşı kesinlikle yürütmenin durdurulması gerektiğini söylüyoruz. Halk TV dün kurulmadı. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği argümanı asılsızdır. Lakin ne yazık ki kendini atayanlara yaranmak isteyenler bu baskı nizamına takviye veriyor. Mahkemelerin bu işgüzarlığa karşı durması kaidedir.”

Ayrıntılar geliyor…