Fenerbahçe’nin Avrupa Ligi’ndeki rakibi Rangers 1872 yılında, İskoçya’nın kalbi Glasgow’da, bir avuç genç futbol sevdalısının hayaliyle doğdu. Vakitle, bu mavi-beyazlı kulüp sırf bir futbol ekibi olmaktan çıkıp, bir inancın, bir kültürün ve nihayetinde bir tarihin modülü haline geldi. Bugün, Rangers sırf bir kulüp değil, tıpkı vakitte futbolun en esaslı ve en büyük rekabetlerinden birine konut sahipliği yapan, efsaneleşmiş bir topluluk.

1972’DE KUPAYI KALDIRDILAR

Ibrox Stadyumu, yıllar boyunca pek çok büyük maça tanıklık etti. Lakin, tahminen de en çok yankı uyandıran anlar, kulübün Avrupa sahnesinde verdiği çabalarla geldi. Rangers, 1972’de Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nı kaldırarak kıtanın tepesine ismini altın harflerle yazdırdı. Yıllar sonra, 2008 ve 2022’de UEFA Kupası ve Avrupa Ligi finallerine çıkarak, futbol dünyasına ismini yine duyurdu. Bilhassa 2021-22 döneminde, Giovanni van Bronckhorst idaresindeki Rangers, Avrupa Ligi’nde tarihi bir yürüyüş sergileyerek finale ulaştı.

AVRUPA’YA DAMGA VURDULAR

Borussia Dortmund, Red Star Belgrade, Braga ve Leipzig üzere devleri bir bir saf dışı bırakırken, inanç ve cüretin zaferini temsil etti. Finalde Eintracht Frankfurt’a penaltılarla kaybetseler de, Rangers ruhu bir kere daha Avrupa’ya damgasını vurdu.

Kulübün tarihini yazanlar sırf antrenörler ve maçlar değil, birebir vakitte büyük futbolcular oldu. Ally McCoist, Brian Laudrup, Paul Gascoigne üzere efsaneler, Rangers tarihine altın harflerle geçti. Günümüzde ise kaptan James Tavernier’in liderliği, Todd Cantwell’in yaratıcı oyun gücü ve Cyriel Dessers’in bitiriciliği, kulübün İskoçya’da ve Avrupa’da tekrar tepeye oynayan bir güç olmasını sağlıyor. Savunmadaki sağlamlığıyla Connor Goldson, orta alanda Nico Raskin ve Türk futbolunun genç yeteneği Rıdvan Yılmaz üzere isimler, mavi-beyazın bayrağını dalgalandırmaya devam ediyor.

55 ŞAMPİYONLUĞU VAR

Rangers, 55 İskoç ligi şampiyonluğuyla dünya futbolunda en çok lig şampiyonluğu kazanan gruplardan biri olmayı sürdürüyor. Lakin, bu kulübün asıl büyüklüğü, sadece kupalar ve zaferlerle değil, alanda gösterdiği ruhla ve tribünlerde yankılanan o meşhur “Follow Follow” marşıyla ölçülüyor.

Sezona UEFA Şampiyonlar Ligi üçüncü eleme tipinde Dinamo Kiev ile karşılaşarak başlayan Rangers, birinci maçta Cyriel Dessers’ın son dakikada attığı golle 1-1’lik beraberlik elde etti. Lakin, rövanş maçında 2-0’lık yenilgiyle UEFA Avrupa Ligi’ne geçiş yaptı.

ZAFERİN MİMARLARI

Avrupa Ligi’nde, Philippe Clement idaresindeki Rangers, güçlü rakiplere karşı gösterdiği üstün performansla dikkat çekti. Bilhassa, Union Saint-Gilloise karşısında alınan 2-1’lik galibiyet, ekibin son 16 cinsine direkt katılmasını sağladı. Bu maçta, Nico Raskin ve Vaclav Cerny’nin golleri, zaferin mimarları oldu.

Takımın atak çizgisinde, Cyriel Dessers’ın etkileyici performansı öne çıktı. Dönem boyunca kritik anlarda attığı gollerle kadrosunu sırtlayan Dessers, bilhassa Manchester United’a karşı alınan 2-1’lik yenilgide kadrosunun tek golünü kaydederek kalitesini bir defa daha kanıtladı.

Rangers, Avrupa Ligi’nde gösterdiği bu performansla, futbol dünyasında yine isminden kelam ettirdi.