Devlet hastanelerine turizm ayarı: Randevu çilesi daha da katmerlenecek
Sağlık Bakanlığı, “Health Türkiye” markası çatısı altında sıhhat turizmini daha yaygın hale getirmek gayesiyle “Sağlık Turizmi ve Turistin Sıhhati Hakkında Yönetmelik”te kapsamlı bir değişikliğe hazırlanıyor. Yeni düzenlemeyle birlikte yalnızca özel sıhhat kuruluşları değil, kamu ve üniversite hastaneleri de makul kuralları sağladıkları takdirde yabancı hastalara sıhhat turizmi kapsamında hizmet verebilecek.
RANDEVU KRİZİ KATMERLENECEK
Cumhuriyetten Ece İçmez’in haberine göre Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, yapılacak değişikliğin temel motivasyonunun ekonomik çıkar olduğunu savundu. Bu adımın büsbütün ticari telaşlarla atıldığını belirten Doğruyol, “Elbette Türkiye’ye sıhhat turizmi kapsamında pek çok hasta gelmekte. Lakin bu hastalar ekseriyetle özel hastaneleri ya da diş sıhhati merkezlerini tercih etmektedir. Sıhhat Bakanlığı’nın asli misyonu, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına en âlâ sıhhat hizmetini sunmaktır. Kamu hastanelerinin sıhhat turizmine açılması, bu hastanelerin ticari bir yapıya bürünmesi manasına gelir.
Elbette devlet sıhhat turizminden gelir elde edebilir lakin bu süreçte öncelik muhakkak vatandaşlarımız olmalıdır” dedi. Mevcut durumda yurttaşların randevu almakta zorlandığını hatırlatan Doğruyol, “Pek çok branşta randevu alınamıyor ya da aylar sonrasına veriliyor. Bu türlü bir ortamda sıhhat turizmine yönelmek, hizmete erişimi daha da zorlaştıracaktır” ifadelerini kullandı.
HEKİMLERİN İŞ YÜKÜ DAHA DA ARTACAK
Doğruyol, kamu hastanelerinde yabancı hastalara hizmet verilmesi durumunda bu vazifelerin yeni atanacak işçi yerine mevcut tabipler tarafından üstlenileceğinin altını çizdi. Sıhhat turizmi için ayrıyeten kardiyolog ya da ortopedi uzmanı istihdam edilmeyeceğini belirten Doğruyol, mevcut sıhhat işçisinin iş yükünün daha da artacağını söyledi. Bu durumun dolaylı olarak vatandaşların sıhhat hizmetine erişimini zorlaştırabileceği ihtarında bulundu.
KAMU HASTANELERİ TİCARİLEŞİYOR MU?
İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Seha Yüksel ise hususun sıhhatte eşitlik noktasında önemli bir sorun olacağını lisana getirdi. Kamu kaynaklarıyla kurulan ve halkın vergileriyle finanse edilen hastanelerin ticari bir mantıkla işletilmesinin yanlışsız olmadığını tabir eden Yüksel, “Halkın vergisiyle kurulan hastanelerde, halk sıhhat hizmetinden yoksun kalırken turistlere öncelik verilmesi kabul edilemez” dedi.
