“Cinsel saldırı” iddiasına dava bile açıklamadı

İzmir’in Buca ilçesinde yaşanan olayda, A.A. tarafından cinsel hücuma maruz bırakıldığını belirten A.D., adaletin eksikliği ve sistemin yetersizliği karşısında yalnız bırakıldığını söz ediyor. A.D.’nin yaşadığı bu süreç, cinsel şiddet mağdurlarının maruz kaldığı sistematik meselelere dikkat çekiyor.

Birgün’den Sarya Toprak‘a konuşan A.D.’nin sözüne nazaran, olay 22 Haziran’da gerçekleşti ve akabinde çabucak hastaneye giderek hem muayene olmak hem de şikâyette bulunmak istedi. Lakin, hastane yetkilileri tarafından muayene yapılmadığı ve karakola gitmesi gerektiğinin söylendiği belirtti. A.D,, yaşananları “Muayene de etmediler. ‘Neden buraya geldin karakola git’ dediler” halinde anlattı.

Sonraki süreçte karakola giden A.D.’nin avukat desteği sağlanmadan ifadesi alındı ve avukat talep etme hakkı olduğu konusunda bilgilendirilmedi.

“İfademi tek başıma verdim. Çok yalnız hissettim” formunda konuşan A.D, failin kendisini tehdit ettiğini ve ailesinin AKP ile temasları nedeniyle olayı ifşa etmekten çekindiğini “A.A. beni arayarak ‘şikâyetini geri çekmezsen bu iş çok uzar’ dedi. Beni cinsel taarruza maruz bıraktığını yaymasından korktum” formunda anlattı.

A.D., “Benim yaşadığımı öteki bayanlar yaşamasın diye adalet istiyorum” diyerek, yaşadığı hak ihlallerine karşı gayret etmek istediğini lisana getiriyor. A.D. süreci şu tabirlerle anlattı:

“Çok korktum, bu yüzden birinci aklıma gelen hastaneye gitmek oldu. Muayene de etmediler. ‘Neden buraya geldin karakola git’ dediler. Hastanedeki bir polis ‘Ben senin gibileri düzgün tanırım’ dedi. Sonraki gün karakola gittim avukatım yoktu. Avukat desteği sağlamadılar. Avukat talep etmek üzere bir hakkım olduğunu da bilmiyordum. Tabirimi tek başıma verdim. Çok yalnız hissettim. A.A. beni arayarak ‘şikâyetini geri çekmezsen bu iş çok uzar’ dedi. Beni cinsel taarruza maruz bıraktığını yaymasından korktum. Bu türlü şeylerde daima bayan suçlanıyor. Benim hakkımda da ‘ama hak etmiş’ denmesinden korktum. Bu yüzden ifşa edemedim. A.A.’nın babası da AKP’liymiş. Üst seviye bir vazifesi olmasa da üye olması bile korkuttu. Ortaya birilerini sokup yaşananların üstünü kapatırlar diye düşündüm. Aslında takipsizlik kararı verildi. Benim yaşadığımı öbür bayanlar yaşamasın diye adalet istiyorum.”