Bul bir şey tutukla!
Mehmet Tezkan
Adalet Bakanlığı sık sık yargı ıslahatı paketi açıklıyor. Sonuncusu geçen ay açıklandı. Daha Meclis’e bile gelmedi.
Bu onuncuydu… 10. Yargı Paketi…
Geçen hafta Erdoğan Yargı Islahatı stratejik evrakını açıkladı. Önümüzdeki dört yılın amaçlarını içeriyor.
Bu da beşincisi… 5. Yargı Islahatı Stratejik Belgesi…
10 yargı paketi, 5 yargı ıslahatı belgesi… Maksatlar daima aynı…
Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını güçlendirmek… Yargının hesap verebilirliğini ve saydamlığını artırmak… Adalete erişebilirliği kolaylaştırmak… Adil yargılamayı sağlamak… Daha bir sürü madde…
Hedef yerinde fakat nedense yıllardır amaca bir türlü ulaşılamıyor. Tam karşıtı maksattan uzaklaşılıyor. Türkiye daima geriye gidiyor. Hukuk devleti olmaktan çıkıyor… Hukuk kitaplarda kalıyor. Hayata geçirilemiyor…
Yasa diyor ki en son deva tutukluluk… Uygulama tam aykırısı, yolu savcının, hakimin karşısına düşen/düşürülen kendini mahpusta buluyor…
Son deva birinci deva oldu!..
Bu FETÖ vaktinde yargının içine yerleştirilen uygulama. FETÖ’cü savcı ve yargıçlar önüne geleni tutuklar sonra kanıt ararlardı. İş ayyuka çıkınca geçersiz kanıt, üretilmiş evrak, olmayan zımnî şahit tabiriyle tutuklama furyasını sürdürdüler…
Yargı ıslahatlarına karşın hukuk mukuk tanımadılar. Hukuksuzluğu hukuk yaptılar…
Şimdi yeniden tutukluluk birinci deva lakin sistem farklı… Artık uydurma doküman düzenlenmiyor, 10 yıl evvel atılan tweet, 10 yıl evvel katılınan şov, 12/13 yıl evvel yapılan telefon görüşmesi ilgili olsun olmasın münasebet gösterilerek tutukluluk kararı veriliyor…
Savcıların nasıl irtibat kurdukları şimdi netleşmedi. Zira bu sistem yeni… Daha iddianameler ortaya çıkmadı. Esenyurt Belediye Lideri Ahmet Özer ile başladı, Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ ile devam etti. Artık gündemde menajer Ayşe Barım var… Seyahate sanatçı yollamışmış!..
Halit Ergenç, Bergüzel Korel Mehmet Günsur, Nejat İşler, Ceyda Düvenci, İstek Kocaoğlu, Irmak Erdoğan üzere sanatkarların kendi iradeleri yok mu ki talimatla protesto hareketine katılsınlar?!..
Ayşe Barım ‘Halit Taksim’e git, aksiyona katıl, uzunluk göster gel’ demiş olabilir mi? Halit Ergenç’te talimat sayıp koşa koşa Taksim’e gitmiş midir!…
Sanatçılara bu sorunun sorulması bile bana nazaran hakaret!..
İradelerinin sorgulanması demek…
‘Bul bir şey tutukla’ mantığı yargıya yerleşmeye başladığı için bunlar oluyor. Türkiye süratle irtifa kaybediyor.
Ergenekon devrinin endişe imparatorluğu yine hortlatılıyor…
