Bilirkişi heyetinin aracı şarampole yuvarlanmıştı! Ölmeden yarım saat önce çektirdikleri fotoğraf ortaya çıktı
Batman’ın Sason ilçesinde bulunan Mereto Dağı eteklerinde meydana gelen olayda, davaya mevzu Meryem Ana Kilisesi’nin keşfinden dönen ve içinde 5 kişinin bulunduğu araba, önde ilerleyen yargıçların bulunduğu arabaya çarparak şarampole yuvarlandı. Yaşanan kazada, Batman Müzesi Müdürü Mehmet Cabir Alper (45), Batman Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Aliye Yılmaz (45) ile Öğretim Vazifelisi Mustafa Serdar Akgönül (45), Diyarbakır Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü’nde Şube Müdürü Fesih Barut ve Sason Kaymakamlığı’nda misyonlu araç şoförü Mazlum Yılmaz hayatını yitirdi.
YARIM SAAT EVVEL ÇEKTİRDİKLERİ FOTOĞRAF ORTAYA ÇIKTI!
Aliye Yılmaz, Elazığ’da 2 ay evvel hayatını kaybeden annesinin yanında, evli ve 3 çocuk babası olan Mustafa Serdar Akgönül, Ankara’da toprağa verildi. Mazlum Yılmaz Sason’da, Fesih Barut Diyarbakır’da, Mehmet Cabir Alper de Batman’da son seyahatlerine uğurlandı. Ömrünü yitiren akademisyenlerin 15 yıl evvel birebir periyotta vazifeye başladıkları öğrenildi.
Akademisyenlerin keşif için gittikleri yerde akademisyen Serdar Akgönül’ün eşine atmak için kazadan yarım saat evvel çektirdiği son fotoğraf ortaya çıkarken kazadan geriye keşif grubunun de içinde olduğu o fotoğraf ile hayatını kaybeden akademisyenlerin üniversitede çeşitli devirlerde etkinliklerde çekilmiş imajları kaldı.
5 akademisyenin son fotoğrafı“HALA OLAYIN TESİRİ ÜZERİMİZDE”
Batman Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yalçın Altunkaynak, kokrunç kazaya ait yaptığı açıklamada, “İki pahalı akademisyen hocamız 2010 yılında birlikte hizmet vermeye başladılar ve yıllardır hem eğitime hem öğrencilerimize hem etrafa yararlı işler yaptılar. Sabah eksper olarak Sason’a gittiler. Öğlenden sonra bize bir kaza haberi geldi. Alışılmış olayın tesiri, derin ıstırabı üzerimizde vardı. Sonra haber geldikçe bir şok tesiri oldu. Hala olayın tesiri üzerimizde. Hocalarımızın her ikisi de mütevazı, çalışkan, işlerini yapan, hiçbir işten kaçmayan, beşerlerle güzel bağlar kuran hem öğrencileriyle hem etraflarıyla yeterli bağlantıları kurmayı başarmış ve bunu sürdürebilen kişilerdi” kelamlarını sarf etti.
“İNSAN BİR ANDA ŞOK TESİRİ OLUYOR”
Altunkaynak, kelamlarının devamında “O manada örnek iki insandı. Örnek iki kıymetli akademisyendi. Kolay yetişmeyecek iki bedelli insandı. Ne yazık ki kaybettik. Olayı duyduğumuzda birinci evvel alışılmış inanamadık. Zira bir gün evvel oturup sohbet ettiğiniz, çay içtiğiniz, okulla ilgili, eğitimle ilgili sohbet ettiğiniz arkadaşlarınızın bir anda vefat haberi gelince insan bir anda şok tesiri oluyor. Serdar hocamızın keşif için gittiği yerde, olayın gerçekleşmesinden yaklaşık yarım saat evvel çektiği son fotoğraf elimize ulaştı. Onu görünce nitekim önemli manada üzüldük. Canlı olarak son halini yansıtan en son fotoğrafı. O bizde derin tesir uyandırdı. Şu an o fotoğraf elimizde ve baktıkça nitekim ıstırabımız bir türlü dinmiyor” sözlerini kullandı.
“BİLİM İSMİNE HER ŞEYİ YAPAN İNSANLARDI”
Üniversitenin veterinerlik kısmında vazifeli Dr. Öğretim Üyesi Reşit Uğran ise konuşmasında “Serdar hocamla 2 yıl birebir odada kaldık. Dürüst ve çalışkan olan insanlardı. Bilim ismine ellerinden gelen her şeyi yapan insanlardı. Vefat haberini ben rastgele öğrendim. Arkadaşlar konuşurken kulak konuğu oldum, öğrendim, duydum. Aslında birinci etapta algılayamadım. Neye uğradığımı şaşırdım ve tabiri caizse şok oldum haberi duyunca. Herkes üzere ben de bir müddet kendime gelemedim. Bu iki arkadaşımız da aslında bilimsel manada üniversitemiz için katkılar yapan çalışkan ve kıymetli insanlardı.” telaffuzunda bulundu.
