ABD’de tutuklanan Rümeysa’dan ilk açıklama: Birbirimizi dinlediğimizde dünya daha güzel bir yer olur
Serra Karaçam/ Washington
Perşembe günü, Boston’da, Somerville’de federal casuslar tarafından tutuklanan Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk aleyhine açılan davanın nerede görülmesi gerektiğine dair duruşma gerçekleşti. Boston federal hakimi Denise J. Casper, çabucak karar vermeyi reddetti. Hakimin karar vermesi 24 saati bulabilir.
Duruşmada kelamlı argümanların tartışılması bir saatten fazla sürerken, öğrenciye takviye verenler mahkeme binası dışında toplandı.
ABD savcılığı avukatları, Boston’daki duruşma sırasında bir kişi bölgedeki bir yerleşim yerinde bulunmadığı takdirde mahkemenin, o kişi üzerinde yargı yetkisine sahip olamayacağını savundu.
Öztürk’ün avukatları, Perşembe günü federal mahkemede, öğrencinin Massachusetts’a geri gönderilmesi gerektiğini savundu. Fakat ABD hükümeti, öğrenciyi Louisiana’daki bir gözaltı merkezine sevk etmekte hiçbir yanlışlık yapmadığında ısrar ediyor. Öztürk’ün Boston’a daha yakın rastgele bir tesiste yer olmadığı için Orta Louisiana’daki bir ICE gözaltı merkezine transfer edildiği belirtiliyor. Adalet Bakanlığı avukatları ICE’in tutuklanmadan evvel Rümeysa’nın taşınması için bir plan olduğunu ve New England’da bayan göçmen tutukluları için yatak olmadığından ötürü oLouisiana’ya taşıdıklarını savundu.
Öztürk’ün avukatlarıysa, hükümetin tavrını sorguladı ve Federal Hakim Casper’a, Öztürk’ün pozisyonunu kasıtlı olarak gizledikleri için hakikat mahkemeye başvurmadıklarını belirttiler. Avukat Adriana Lafaille duruşmada “başvurunun yapılamayacağını garanti altına almak için her şeyi yapıyorlar” sözlerini kullandı.
Avukat “Federal casuslar tarafından meskeninin önünde yakalandı. Avukatıyla irtibat kurma ya da avukatının kendisiyle irtibat kurma imkânı olmadan ve 22 saatlik bir mühlet boyunca yeri avukatlarına açıklanmadan Vermont’a götürüldü.” formunda konuştu.
“YA MASSACHUSETTS’A YA DA VERMONT’A YOLLANMALI”
Öztürk’ün avukatları, ABD Bölge Yargıcı Denise Casper’dan, öğrencinin derhal Massachusetts’e geri gönderilmesini ve tutukluluğundan hür bırakılmasını istemelerini talep etti. Avukat Lafaille, Öztürk Massachusetts’e geri gönderilmezse, Vermont’a götürülmesi gerektiğini de ekledi.
Mahmoud Khalil aleyhine açılan hükümet davası – geçtiğimiz ay federal casuslar tarafından tutuklanan Columbia Üniversitesi mezunu – Öztürk’ün duruşmasında tekraren gündeme geldi.
Hem Khalil hem de Öztürk tutuklandıktan kısa bir müddet sonra eyaletler ortası olarak transfer edildi. Hükümet, her iki davanın da Louisiana’da görülmesi gerektiğini savundu. Louisiana muhafazakar bir eyalet olarak biliniyor ve avukatlar yargıçların kanaatinin kentin eğiliminin tesirinde kalabileceğine inanıyorlar.
“HAYATIM BARIŞÇIL VE KAPSAYICI YOLLARI SEÇMEYE ADANMIŞTIR”
Belgeler, Öztürk’ün Tufts Üniversitesi’nin Somerville yerleşkesine yakın meskeninin yakınında alıkonduğunu, maskeli vazifeliler tarafından bir SUV’ye bindirilip kısa bir müddette birkaç “belirtilmeyen yere” götürüldüğünü gösteriyor.
Öztürk, evvel Massachusetts’in Methuen kasabasına 14 dakika, akabinde New Hampshire’ın Lebanon kasabasına yaklaşık iki buçuk saat, en son olarak da Vermont’taki St. Albans’a götürülmüştü.
Öztürk’ün avukatı, duruşma sonrasında düzenlediği basın toplantısında öğrencinin tutuklanmasından bu yana birinci açıklamasını yüksek sesle okudu: “Hayatım, çocukların gereksinimlerini karşılamak için barışçıl ve kapsayıcı yolları seçmeye adanmıştır. Birbirimizi dinlediğimizde ve farklı bakış açılarına odaklandığımızda, dünya daha hoş ve huzurlu bir yer oluyor.”
Öztürk, Tufts Üniversitesi’nde çocuk çalışmaları ve insan gelişimi alanında doktora yapmaktaydı ve bitirmesine yaklaşık 10 ayı kalmıştı.
TUFT ÜNİVERSİTESİ RÜMEYSA’NIN ARKASINDA!
Tufts Üniversitesi, Çarşamba akşamı federal hakime öğrenci Rümeysa Öztürk’ün hür bırakılması için dilekçe sundu. Bu, okulun Trump idaresinin yabancı öğrencileri tutuklamalarına karşı gösterdiği güçlü bir yansılardan oldu.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Boston Hakimi davanın Vermont yahut Massachusetts’da görülmesi kararını verse dahi hükümet temsilcilerinin itiraz etmesi bekleniyor. Bu da aylarca uzayabilecek bir süreç olarak yorumlanmakta. Hükümet kaybederse, itiraz edebilirler. Lakin bu, Ruümeysanın bu ortada Vermont yahut Massachusetts’e taşınacağı manasına gelmiyor. Itiraz sonuçlanana kadar hala Louisiana’da kalabilir.
Rümeysa Amerika’da kalma ve süreçle gayret etmeme istikametinde karar değiştirirse 6 haftaya kadar hudut dışı süreçleri tamamlanabilir.
Hapishane şartları tutsakların yılmasını sağlayabilir. Rümeysa’nın tecrit hücresinden altı bayanın bulunduğu bir hücreye taşındığı aktarıldı. Hücrede açık bir tuvalet bulunuyor. Ayrıyeten bir lavabosu da var.
Rümeysa’nın dokuz avukatı var. Türkiye Cumhuriyeti misyonu da danışmanlık sağlıyor. Rümeysa’nın oda arkadaşları için hudut dışı sisteminin nasıl işlediği konusunda bir bilgi kaynağı haline geldiği aktarıldı. Tanınan tutsakların görevlilerce yakından takip edildiği de biliniyor.
Houston Konsolosu Ahmet Akıntı da Rümeysa ile yüz yüze sıkça görüşüyor.
ADL’DEN TON DEĞİŞİKLİĞİ
New York merkezli anti semitizmle ve ayrımcılıkla çaba örgütü Anti-Defamation League (ADL), Trump idaresinin, Amerikan üniversite yerleşkelerinde antisemitik ve Hamas yanlısı faaliyetlerde bulunan yabancı öğrencileri hudut dışı etme kampanyasında tüzel sürecin ihlalleri konusunda kamuoyunda telaşlarını lisana getirmeye başladı.
ADL CEO’su Jonathan Greenblatt, geçen ay, Columbia mezunu Mahmoud Khalil’in ICE tarafından tutuklanmasını övdükten sonra, Rümeysa olayı akabinde federal hükümete dikkatli olmaları davetinde bulundu.
Greenblatt, Çarşamba günü verdiği röportajda, Trump idaresinden daha fazla şeffaflık talep ederek, Yahudi öğrencilerin haklarını savunmanın, diğerlerinin haklarına ziyan vermeyi gerektirmediğini belirtti.
“Yahudi öğrenciler korunmalı. Onlar, öteki herkes kadar bedelli olmalı. Ancak öbür taraftan, onları korumak, başka insanları korumak için kullandığımız normları yok etmemizi gerektirmemeli.” diyen Greenblatt, suçlamalarla ilgili şeffaflık sağlanması gerektiğini vurguladı.
